veli81 Admin
Mesaj Sayısı : 5437 Kayıt tarihi : 19/06/12 Yaş : 42 Nerden : Bursa/Mestanlı
| Konu: Ud'un Bakımı ve Muhafazası: Ptsi 19 Kas. 2012, 15:31 | |
| Ud'un Bakımı ve Muhafazası:
Ud icrâ esnasında ve çalınmadığı zamanlarda çok iyi muhafaza edilmesi gereken bir sazdır. Ud çalmaya başlanmadan önce ellerin muhakkak temiz olması gerekir. Bu parmakların hem tel üzerindeki hareketini kolaylaştırmak açısından, hem de tel üzerindeki tahribatı azaltması açısından önemlidir. Ellerin temiz olmadığı müddetçe de göğse temas ettirilmemesi gerekir. Bunun yanında sapın bittiği bölgedeki göğüs tahtasının temiz kalması bu surette mümkün olacaktır. Özellikle kolun dirsek bölgesine gelen kısmının icrâ esnasında mümkünse bir bez ile örtülmesi, yada kolluk giyilerek temiz kalması mümkündür.
Ud' un göğsü ve teknesi hiçbir şekilde ıslak bez, sabun, alkol, mobilya cilâsı, oto cilâsı, metal parlatıcılar gibi kimyasal maddeler ile silinmemeli yada temizlenmemelidir. Tekne üzerinde olabilecek toz veya lekeler kuru bez ile silinmelidir. Gögüs tahtası üzerindeki lekeler ise kesinlikle zımpara veya farklı aşındırıcı maddeler ile temizlenmemelidir. Burguların sıkışması gibi durumlarda da yine kurşun kalem, pudra, sabun, pastel boya, mâdenî yağ gibi maddeleri sürmek doğru değildir. Bu gibi durumlarda imalatçısına teslim etmek en doğru yoldur.
Ud çalınmadığı zamanlarda yüzüstü (göğsü üzerine) gelecek şekilde ışık alan bir dolap içerisinde muhafaza edilmelidir. Bunun dışında duvara asmak, üzerine güneş ışığı gelen yerde tutmak doğru değildir. Ud'u rutubetli ortamlardan uzak tutmak gerekir. Kimi zaman iklim şartlarından ve bölgesel vaziyet itibari ile (sahil kentleri gibi) Ud'u rutubetten muhafaza etmek zorlaşabilir. Bu gibi durumlarda Ud'u rutubetin en az olduğu odada ışık alan bir dolap içerisinde muhafaza etmek en doğru yöntemdir.
Ud uzun süre çalınmayacak ise telleri bir miktar gevşetilmek (1 ses kadar) sureti ile bırakılmalıdır. Ud günümüzde imal edilen bond tipi çanta yada fiberglas çantalar ile taşınmalıdır. Ancak bu gibi çantalar içerisinde uzun süre muhafaza edilmemelidir. Özellikle yaz aylarında kapalı ve sıcak ortamlardan uzak tutulmalıdır.
Önemli bir kaç husus:
Diğer Türk Mûsikîsi sazlarında olduğu gibi Ud' da da standart bir imal şekline rastlamak pek mümkün değil. Bu farklılık hem Ud'un ebadı hem de ses kalitesi için söz konusudur. Muhtelif ebatlarda boy boy ud imal edilmekte ve bu ebadlara eski ustaların isimleri verilerek alıcıların bir nevi etkilenmesi sağlanmaktadır. Halbuki eski ustalar dahi standart bir ebat kullanmamışlardır. Örneğin günümüzde lütiyelerimizin bir kısmı mütemadiyen Manol tipi kalıp kullandıklarını yada Onnik tipi kalıp kullandıklarını iddia ederler. Halbuki tecrübelerden ve bahsi geçen ustaların Ud'larının incelenmesi neticesinde bu iddiaların doğru olmadığı görülmektedir. Özellikle yeni başlayanlar ve bu konuda yeterli bilgiye sahip olmayanlar kendileri için bir ud satın alacakları zaman konusunda deneyimli biri beraberinde satın almaları tavsiye olunur.
Diğer bir husus ve bizce en önemli hususlardan biri de, piyasada oldukça fazla miktarda gördüğümüz kaliteli Ud'lara nisbeten sayıları oldukça fazla olan ucuz Ud'ların satılmakta olmasıdır. Ekonomik açıdan ilk bakıldığında ücretler cazip ve makul gelebilir. Ancak, bu saza gönül vermiş kişiler için bu tip Ud'lara sahip olmak, kanaatimizce ud öğreniminin başlamadan bitmesi anlamına gelir. Bu tip Ud'lar tel yüksekliği kabul edilebilir ölçüler dışında, sıradan ve kalitesiz malzemeden imal edilmiş, tını olarak ud sesine hiç benzemeyen, çabucak deforme olan kısacası sıradan ve kalitesiz Ud'lardır. Bu sebeple böyle bir saz ile ud öğrenmek kesinlikle hatalı olur. "- Önce bir ucuz Ud'la başlayayım, daha sonra kaliteli bir ud satın alırım." mantığı yaygın bir kanaat olmasına rağmen bu güne değil edinilen tecrübelerden bu mantık ile hareket edenlerin ud'a devam etmedikleri hatta saz icrâcılığından soğudukları görülmektedir.
Buna rağmen açık bir eleştiri yapmadan da geçemeyiz. Yukarıda bahsettiğimiz kalitesiz ve ucuz Ud'ların imal edilmesi ve satılmasının ana sebebi kaliteli Ud'ların fiyatlarının oldukça yüksek olmasındandır. Öyle ki; tabir caiz ise Ud için yanıp tutuşan bir gencin bu kaliteli Ud'lardan satın alması çok zor hatta imkansız olmaktadır. İşte, kaliteli ud imal eden lütiyelerimize burada bir görev düşmektedir. İlk bakıldığında malzeme maliyeti olarak talep edilen ücretin beş de birine dahi mal olmayan bir saza bu denli yüksek ücretlerin istenmesi akla yatkın gelmeyebilir. Elbette her şey malzeme maliyeti değildir, işletme giderleri, el emeği, göz nuru, yılların deneyimi ve bilgi birikimi göz ardı edilemez. Ancak bütün bu etkenleri dahi eklediğimizde fiyatların bu denli yüksek olmasını anlayamamaktayız. Öyle ki, çoğu zaman dünya çapında ün yapmış batı sazlarının üstünde fiyatlar talep edildiğini görüyoruz. Hatta üzülerek söylemek gerekir ki, çoğu zaman bu tür sazların satışı esnasında ülkemizdeki meşhur sazendelerin isimlerinin referans olarak kullanılması, araştırıldığında ise alakalarının olmadığının görülmesi, bu sanata yeni başlayanlar için itimat zedeleyici unsurlardır. Bir sazın fiyatı için şöyle değil, böyle olsun diyemeyiz. Şu fiyata değil, bu fiyata sat da diyemeyiz. Kimsenin böyle bir hakkı ve talebi olamaz. Ancak, mantıklı ve makul ücretler talep edilmesi, kolaylıklar sağlanması, iyi niyetli yaklaşımlar, dürüst ve samimi davranışlar, kişiye güven sağlayacağı gibi, Türk Musikisi'nin ve saz icrâcılığının gelişmesi ve nesiller boyu devam etmesi açısından önemlidir. Şunu hiçbir zaman göz ardı etmeyelim; her sanatta olduğu gibi Türk Musikisinde de ekonomik imkansızlıklar sebebi ile musikimiz adına kim bilir nice dehalar kaybettik yada henüz başlayamadan yitirdik. Bunu hep beraber bir kere daha düşünelim.
Ud perdesiz olması sebebi ile zengin bir ses aralığına sahiptir.Yüzyıllardır kullanılmasına Ud için binlerce eser yazılmasına rağmen hala melodik zenginliğini korumaktadır.Perdeli ve mızraplı aletlere göre çok teknik ve zordur.Ud uzunca bir zamanda sabır ve azimli bir çalışma ile öğrenilebilir.Tok ve Davudi sesi ile büyüleyici ve şevk verici bir musıki aletidir
Ülkemizde Kadri Şençalar,Mutlu Torun,Onur Akdoğu,Şerif Muhiddin Targan ve Cinuçen Tanrıkorur gibi musiki üstadlarının yazdığı Ud metodları bulunmaktadır.Bunların bir kısmı basılmıştır. Ud iyi bir metod ve iyi bir hoca ile öğrenilmelidir. |
|