Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Trakya ile ilgili açıklamasında komşu ülkelerdeki şehirleri saymasından rahatsız olan Bulgar partileri, ortak tepki gösterdi. Bu partiler arasında, üyelerinin önemli bir bölümü Türk olan Hak ve Özgürlükler Hareketi de yer aldı.

Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Genel Başkanı Lütvi Mestan, Bulgaristan'ın hiçbir komşu ülkeyle toprak bütünlüğü ile alakalı bir sorunu olmadığını altını çizdi. Mestan, "Bulgaristan sınırları dokunulmaz ve kutsaldır. Türkiye ile son sorun 1997'de çözüme kavuşmuştu. O dönemde Rezve nehri sınırı ile problem aşılmıştı.

Gereksiz korkuların provoke edilmesine gerek olmadığını düşünüyorum." dedi. Mestan, Balkanların tarihi açıdan büyük yükümlülükleri taşıdığını belirterek Türkiye ile Bulgaristan arasındaki ilişkilerin devletler arası seviyede örnek olacak bir model teşkil ettiğini belirtti.

Bulgar Sosyalist Partisi'nden Minço Minçev, Ankara'dan gelen son açıklamaları derin bir teessürle karşıladığını ifade etti.

GERB partisi milletvekili Tsveta Karayançeva ise hiç kimsenin kendilerinden toprak talebinde bulunmaya hakkı olmadığını belirterek, partinin bu konuda kabul ettiği deklarasyonu okudu.

Aşırı milliyetçi Ataka partisi ise dışişleri bakanlığının Türk büyükelçisine bu konuda nota vermesini teklif etti.

Erdoğan 3 gün önce ziyaret ettiği Keşan'da "Trakya aynı zamanda Deliorman'dır, Kırcaali'dir, Vardar'dır. Daha da gerilere gidersek Trakya aynı zamanda Üsküp'tür, Priştine'dir, Prizren'dir, Saraybosna'dır. Trakya bizim Avrupa'daki ortak tarihimizin canlı şahididir. "ifadelerini kullanmıştı.

Başbakan Erdoğan'ın asılsız tepkilere neden olan Keşan'daki konuşması:

"Biz hiçbir ayrıma gitmeksizin, hiçbir fark gözetmeksizin Trakya’daki her bir kardeşimizi ayrılmaz bir parçamız olarak görüyoruz. Bunun için Trakya’nın kalkınmasına, gelişmesine, büyümesine ayrı bir önem veriyoruz. Güçlü Trakya demek, Balkanlardaki kardeşliğin, tamamının güçlenmesi demektir. Güçlü Trakya demek, Türkiye’nin Avrupa standartlarına daha da yakınlaşması demektir. Trakya’daki tüm illerimizin, tüm ilçelerimizin kalkınması için, büyümesi gelişmesi için her alanda yatırım yapıyoruz. Üç günlük Trakya maratonumuzun son durağındayız. Bugün Edirne`den yola çıktık, Uzunköprü ve bugün final Keşan’dayız. Trakya bizi bağrına bastı. Biz Trakya ile özlem giderdik. Bizim için meydanlar, yolları dolduran, bize yüreğini açan, sevgisini dile getiren her bir kardeşime, buradan, Keşan’dan bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Trakya’nın bizim için ayrı bir önemi, ayrı bir manası var. Trakya aynı zamanda Selanik, aynı zamanda Gümülcine’dir, aynı zamanda İskeçe’dir. Trakya aynı zamanda Deliorman’dır, Kırcaali’dir, Vardar’dır. Daha da gerilere gidersek Trakya aynı zamanda Üsküp’tür, Priştine’dir, Prizren’dir, Saraybosna’dir. Trakya bizim Avrupa’daki ortak tarihimizin canlı şahididir. Bu coğrafyadaki geçmişimizin tamamının temsilcisidir. Bugün de tüm Balkan coğrafyasıyla olan bütün bu ilişkilerimizin merkezinde Edirne’siyle, Tekridağ’sıyla, Kırklareli’siyle ve elbette İstanbul’uyla Trakya’mız bulunuyor` dedi.